Mobilite kavramının akıllı şehirlerle bileşimi yeni ittifakları da gündeme getiriyor. Renault Grubu, Atos, Dassault Systèmes, STMicroelectronics ve Thales, mobilite odaklı yeni bir açık ekosistem olan “Software République” için güçbirliği yaptı.
Mobilite, günlük yaşamdaki hareketliliği simgeleyen bir kavram olmaktan bir gerçekliğe doğru hızla dönüşüyor. Yapılan pek çok araştırma, bu pazarın 2030 sonrasında ciddi bir büyüklüğe ulaşacağını öngörüyor. Örneğin Boston Consulting Group tarafından yapılan bir çalışmaya göre küresel mobilite pazarı 2035 itibariyle yüzde 60 büyüyerek 11 trilyon Euro gibi son derece ciddi bir hacme ulaşacak.
Bunun ana kaynağı ise küresel mobilite pazarındaki payı yüzde 5’ten yüzde 45’e çıkacak olan elektrikli araçlar, yeni bileşenler, yeni satış sonrası hizmetler ve diğer katma değerli hizmetler.
Türkiye’nin de TOGG ile yerini almak için çalışmalarını sürdürdüğü bu yeni dünyada güçlü olmak için 5 Avrupalı şirket işbirliğine gittiğini açıkladı. Software République ismi verilen yeni oluşum, mobilite odaklı açık bir ekosistemi temsil ediyor.
Renault Grubu, Atos, Dassault Systèmes, STMicroelectronics ve Thales’in kurduğu yeni platform üç ana alana odaklanacak. Siber güvenliğin de dahil edildiği temel konular arasında yapay zeka, bağlanabilirlik, gömülü elektronik sistemler ve dijital ikiz teknolojileri bulunuyor. Belirlenen üç ana işbirliği alanı ise şöyle sıralanıyor:
- Araç ile aracın dijital ve fiziksel ortamı arasındaki bağlanabilirliği kolaylaştırmak için akıllı sistemler
- Bölgeler ve şirketler için akış optimizasyonu sağlamak için simülasyon ve veri yönetim sistemleri
- Şarj deneyimini kolaylaştırmak için enerji ekosistemi.
Araçlar kendi başlarına şarj olabilecek
Planlar arasında elektrikli bir otomobilin uyumlu bir şarj noktasında otomatik olarak tanınmasına ve kullanıcının herhangi bir işlem yapmasına gerek kalmadan aracın şarj olmasına imkan sunan yeni teknoloji ve hizmetlerin geliştirilmesi de bulunuyor. Bununla birlikte kamu otoritelerinin acil durum yönetimi, organizasyonlar gibi mobilite senaryolarını simüle etmesi ve uygulamasına yardımcı olmak da açıklamalar arasında yer alıyor.
Software République bünyesinde, inovasyonu teşvik etmek ve yeni kurulan ama gelecek vaat eden şirketleri finanse etmek amacıyla bir yatırım fonu da oluşturulacak. Bu fon akıllı mobilite teknolojileri alanında yeni girişimlere ev sahipliği yapacak bir sistem üzerinden kullanılacak.
Hangi şirket nasıl katkı verecek?
Renault Grubu CEO’su Luca de Meo, ortaklığın merkezi bir aktörü olmayacağına dikkat çekiyor. Bununla birlikte Renault’nun konu otomotiv olduğu için ana aktör olarak algılanma ihtimali de bulunuyor. Luca de Meo, farklı alanlardaki uzmanlıkların bir araya gelmesiyle Avrupa’da geliştirilen, düşük karbonlu, paylaşılan ve sorumlu bir mobilite dünyası öngörüyor.
Atos CEO’su Elie Girard ise ekosisteme karbon ayak izini azaltma noktasında yapay zeka, dijital güvenlik, bulut, nesnelerin interneti ve yüksek performanslı bilişim altyapıları ile destek vereceklerini ifade ediyor.
Dassault Systèmes Başkan Yardımcısı ve CEO’su Bernard Charlès, sürdülebilir bir ekonomiye atıf yaparken, işbirliği sağlayan sanal ortamlar, 3DEXPERIENCE platformu ve sanal ikiz deneyimleriyle destek olacaklarını, bununla birlikte yeni girişimlere destek sağlayacak bir ortam sağlayacaklarını belirtiyor.
STMicroelectronics Başkanı ve CEO’su Jean-Marc Chery ise yarı iletken alanındaki uzmanlıklarını mobilite hizmetlerinin elektrifikasyon ve dijitalleşmesi için sunacaklarını kaydediyor ve ekliyor: Bu ortaklık, sektördeki dönüşümün mevcut aşamasında kilit öneme sahip bir detay olarak tüm değer zincirindeki bağlantıları da güçlendirecek.
Grubun son üyesi olan Thales’in Başkan ve CEO’su Patrice Caine ise araç verilerinin ve mobilite taraflarının korunmasını güçlendirmek için yapay zeka, siber güvenlik ve bağlanabilirlik alanındaki deneyimlerini paylaşacaklarını ifade ediyor.
Otomotivde siber güvenlik her geçen gün daha fazla gündeme geliyor
Otomotiv ve siber güvenlik ikilisinin yakınlaşması yalnızca şirketlerin değil, Avrupa Birliği’nin de gündeminde bulunuyor. Avrupa Birliği Siber Güvenlik Ajansı (ENISA) ve Joint Research Centre (JRC) tarafından hazırlanan bir rapor, sayıları artan otonom araçların karşılaşacağı siber güvenlik risklerine dikkat çekiyor.
İlgili rapora dair detayları hazırladığımız analizde bulabilirsiniz.
